Günümüz Uzmanlarını Hayrete Düşüren 15 Antik Mühendislik Harikası
Dünya üzerinde binlerce yıl önce var olmuş eski uygarlıkların, büyük yapıları, devasa abideleri, piramitleri veya cilalı taşları, ve hatta 100 tondan fazlasını kaldırabilen taşıma blok taşlarını nasıl inşa ettiği uzmanlar için hep bir gizem olarak kaldı.
Bu eski uygarlıkların yaptığı bazı şeyler ise bizim bugün yapabildiklerimize rakip olacak nitelikte.
Ayrıca, uzmanları meraklandıran şey, bizim bu müthiş eski yapıları nerede bulduğumuz, nerede gördüğümüz değil eski insanların bunları nasıl yapabildikleri.
Mısır’a, firavunlar ve piramitler ülkesine giderseniz, kocaman lego blokları gibi yerleştirilmiş blok taşlarla birlikte çok büyük tapınaklar göreceksiniz. Mükemmel bir şekilde birbirine geçmiş olan taşları, Mısır’daki çeşitli tapınaklar da görebilmek mümkün ve bu yapıların bazıları eski kültürlerin bunu nasıl yapabildiğini açıklayamayan uzmanları hayrete düşürüyor.
Merak edip de, dünyanın öbür ucuna Güney Amerika’ya giderseniz, Bolivya ve Peru’da da bu inanılmaz özellikleri göreceksiniz.
Eğer Koricancha tapınağına bakarsanız, oldukça düzgün andezit bloklar görebilirsiniz ve günümüzdeki bazı mühendislerin de söylediği gibi ”O zamanki insanlar araç olarak lazer kullanmış olmalılar, çubuk ve taş gibi ilkel araçları kullanmış olmaları imkansız.”
Gerçek şu ki; Dünya üzerinde binlerce yıl önce var olmuş eski uygarlıklar, bizim bugün düşündüğümüzden çok daha fazla gelişmişlerdi.
Tiahuanaco, kafa karıştıran yapılara ev sahipliği yapıyor. Bolivya’daki Tiahuanaco bloğu içerisinde Puma Punku’yu da görebiliriz.
Puma’nın kapısı dünyadaki en büyük taşlardan bazılarına sahip. Buaradaki bir taş bloğu 7,81metre uzunluğunda, 5,17 metre genişliğinde, ortalama 1,07 metre kalınlığında ve yaklaşık 131 metrik ton ağırlığında. Hala Puma Punku’yu ve Tiahuanaco’yu inşa edenlerin bu devasa taşları nasıl taş ocağından çıkarıp taşıyabildikleri bir sır olarak kalmaya devam ediyor.
Kusursuz kesikler, sivri köşeler, milimetrik sondaj delikleri uzmanları hayrete düşüren bir diğer gizem.
Mısır’daki Osirion tapınağı, Amerika’da bulunan yapılara (Ollantaytambo ve Sacsayhuaman) inanılmaz benzeyen yapı detaylarına sahip.
Osirion tapınağı, bize eski insanların devasa tapınakları nasıl inşa ettiğini ve dev taş bloklarını taşınmaları kolay olsun diye taşın ağırlığını manipule edebilecek şekilde nasıl milimetrik bir hassasiyetle yerleştirdiğini kanıtlıyor.
Bu, devasa taşlar, yapılar, Ollantaytambo ve Sacsayhuaman için de geçerli.
Bahsettiğim şeyi daha iyi anlamanız için, aşağıda arkeologları şaşkınlık içerisinde bırakan 15 resme göz atın.
Coricancha Güneş Tapınağı
Cusco şehrinde yer alan Coricancha Güneş Tapınağı İnkalar tarafından Güneş Tanrısı İnti adına yapılmış. İnkalar imparatorlarını “Güneş’in Oğlu” olarak gördüğü için bu tapınağın duvarları ve zemini altınla kaplıymış ama burayı kiliseye çeviren İspanyollar bu altınları alarak kendi ülkelerine götürmüş. Bu tapınak günümüzde ise müzeye dönüştürülmüş durumda.
Sabha Mandap Güneş Tapınağı
Güneş tanrısı Surya’ya ithaf edilen eski tapınak, Gujarat, Hindistan’daki Mehsana bölgesinin Modhera köyünde bulunur. Bu büyüleyici eski yapı 1026 yılında Solanki hanedanından gelen kral Bhima tarafından yaptırılmıştır. Tapınağın dış duvarları, tanrılar, göksel nimfler, hayvanlar ve mitolojik figürlerin heykelleriyle süslenmiştir. Antik tapınak, sabah güneş ışığının ilk ışınları ortaya çıktığında, tanrıların heykellerini doğrudan aydınlatacak şekilde inşa edilmiştir. Modhera’daki Güneş’e adanan diğer eski tapınaklarda olduğu gibi, antik tanrıların ateş, hava, toprak, su ve gökyüzü gibi farklı doğal unsurlara övgü dolu şiirler tapınağın duvarlarında yerini almıştır. Doğal unsurları ve insanları bir araya getiren eski felsefe, yaşam döngüsünün asal gücü ve enerjisi olarak kabul edirdi.
Chand Baori Basamaklı Su Kuyusu
Nikumbha hanedanı, Kral Chanda tarafından M.S. 9. yüzyılda, yöredeki su ihtiyacını karşılamak amacı ile inşa edilen Chand Baori su kuyusu, labirenti andıran simetrik merdivenleri ile tanınmaktadır.13 farklı kademeye sahip, 3.500 basamaktan oluşan kuyunun derinliği ise 30 metre, yaklaşık 10 katlı bir bina yüksekliğindedir.
Inga Taşı
Inga taşı iki yüz elli metrekarelik bir alanı kaplamaktadır. 46 metre uzunluğunda ve 3.8 metre yüksekliğe kadar dikey bir yapıdır. Inga taşı, bugün bile çözülmeyi bekleyen oymaları gösterir. Araştırmacılar çeşitli oymalar, figürler, meyveler, hayvanlar ve diğer bilinmeyen figürler buldular, ama en önemlisi Inga taşına oyulmuş Samanyolu ve Orion takımyıldızı şekilleri olmasıdır.
Araştırmaya göre, Brezilya’da bulunan bu inanılmaz arkeolojik sit alanı en az 6.000 yıl öncesine dayanıyor.
Göbeklitepe
Dünyanın orijinal hâliyle günümüze kalmış en eski tapınağı Göbeklitepe. Tarih sahnesinde ‘devrim’ niteliğinde bir keşif olarak tanımlanıyor. Sonunda UNESCO tarafından Dünya Kültürel Miras Listesi’ne alındı. Stonehenge’den 7 bin, Mısır piramitlerinden ise 7 bin 500 yıl daha eski. Geçmişi günümüzden 11 bin 600 yıl öncesine dayanıyor. En önemlisi ise bizlere insanlığın geçmişi ile ilgili yeni şeyler öğretirken, merak duygumuzu da kamçılıyor.
Tanrıların El Çantası
Bin yıllık Anunnaki tasvirleri, gizemli bir çanta taşıyan tanrıları gösteriyor ve bu şey dünyanın diğer yarısındaki Mezopotamya uygarlıklarının tasviriyle aynı şey nasıl olabilir? Anunnaki’ye ait, antik Sümer tasvirlerinde de yer alan Tanrılar’ın gizemli “el çantası”, Amerika’daki çeşitli kültürlerde ve Göbekli Tepe’de de görülmektedir.
Ellora Manastırı
Ellora, dünyanın en büyük kaya-oyma-manastır-tapınak mağaraları komplekslerinden biridir ve Hindistan’ın Maharashtra kentinde yer alan bir UNESCO Dünya Mirası’dır. Sit alanı M.S. 600-1000 dönemine ait Budizm, Hinduizm ve Jainizm anıtlarını ve kaya resimlerini barındırmaktadır. Tapınağın kendisi, 50 m. derinliğinde, 34 m. genişliğinde ve 30 m. yüksekliğindeki tek bir kaya üzerine inşa edilmiş ve oyulmuş olup en büyük monolitik yapılarından biridir.
Ollantaytambo
Ollantaytambo, güney Peru’da Cuzco bölgesinde yer alan bir şehirdir. Cuzco şehrinin 60 km kadar kuzeybatısında yer alır ve denizden yüksekliği 2792 metredir. Ollantaytambo şehri, Manco Inca’nın İspanyoları bir savaşta yendiği yerde olan İnka kalıntıları ile ünlüdür.
Concho Taşı
2016’da İskoçya’nın Glasgow kentinde, arkeologlar 5.000 yıllık bir taş levha ve aslında onun gizemli geçmişini kazdılar.
13 x 8 metre ölçülerindeki Cochno Stone adlı bu taş “çanak ve halka izleri” olarak bilinen ve dünyanın başka yerlerindeki tarih öncesi bölgelerde de tespit edilen, kendi içinde dönen desenler içeriyor. Glasgow Üniversitesi’nde arkeolog ve kıdemli öğretim görevlisi olan Kenny Brophy’ye göre, bunlar antik sanat eseri örnekleri olabilir.
1930’larda Concho Taşı’nı inceleyen araştırmacılar, taş yazıtların tutulmalar gibi astronomik olaylarla bağlantılı olabileceğine inanıyorlardı, ancak Brophy bunun böyle olduğunu düşünmüyor. O ve araştırma ekibi, şu anda tarih öncesi insanların onu nasıl kullanmış olabileceğini ayırt etmek için taşı daha yakından inceliyorlar.
Sacsayhuaman
Sacsayhuamán, Peru’nun Cusco şehrinin hemen yakın çevresinde bulunan İnka kalesi harabeleridir. Şehir merkezinin yaklaşık 3 km dışındadır. Bu tesisle ilgili en ünlü teori, kalenin şehre en tehlikeli girişi korumasıdır. Gerçekten de, İspanyolların istilasında yüzlerce savaşçı kendisini bu duvarlarda tahkim etmiştir.
Konark Sun Tapınağı
Hindu efsaneleri, Krishna’nın oğullarından birinin kendisini iyileştirmek için güneş tanrıçasını onurlandırmak üzere etkileyici Konark Güneş Tapınağını inşa ettiğini söylüyor. Bu tapınak aslında 13. yüzyılda inşa edilmiş olsa da, Güneş Tanrısı Surya’nın arabasının anıtsal bir temsili olarak düşünülmüştür.
Baalbek’deki 1200 Tonluk Taş Bloklar
Baalbek’deki 1200 tonluk taş blokları… Baalbek, Lübnan’ın Bekaa iline bağlı Baalbek ilçesinin merkezi olan şehirdir. M.Ö 1100 yıllarında Fenikeliler tarafından yapılmıştır. İlçe merkezi kent Bekaa Vadisi’nde yer alır. Ayrıca bu şehir, 1984 yılında UNESCO tarafından koruma altına alınmıştır.
Kaynak: Nereye Dergisi